Yalan gerçekler – Bölüm 14

Ali Rıza bey on gün bekledikten sonra arkadaşını yeniden aradı. Acıydı yaşanılan elbette hafiflemezdi ama onlar da bir çocuğun ailesine ulaşmaya çalışıyorlardı. Bir aileyi yeniden bir araya getirme çabasına acısı da olsa inanlar katkı sağlamak isteyebilirler diye düşünüyordu. Arkadaşı haber vereceğini söyleyip kapattı telefonu. Aradan bir hafta geçtiğinde henüz bir dönüş olmayınca Kerim “Aramayacaklar bence!”… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 14

Yalan gerçekler – Bölüm 13

Songül hanım ve Ali Rıza bey, Kerim’i nüfuslarına geçirdikten bir yıl sonra ertelemiş oldukları yurt dışında yaşama planlarını devreye soktular ve çocuğu da alıp ülkeyi terk ettiler. Kerim üç yaşına geldiğinde sosyal hizmet çalışanlarının nüfusa geçirmeden önce verdikleri tavsiyelerine uyarak, onun öz ailesi olmadıklarını söylediler. Kerim gerçekten çok iyi insanlarla ve çok iyi şartlarda büyüdü.… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 13

Yalan gerçekler – Bölüm 12

Zümrüt ve Nurettin’in kapılarının çalındığı ve Meltem’in onlara bırakıldığı o kış gecesinde Osman bey ayak izlerini yok etmeye çalışarak evden uzaklaşmıştı. Gelirken de bir yandan Meltem’i göğsünde taşırken, bir yandan da elindeki çalı parçası ile ayak izlerini yok etmeye çalışıyordu. Kar zaten sürekli yağdığından Osman beyin çalı parçası ile yok ettiği ayak izlerinden kabaran kar… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 12

Yalan gerçekler – Bölüm 11

“Nurettin canım kardeşim. Bak bunca yıl sonra bulduk birbirimizi. Gel etme, eyleme. Zümrüt yaşamıyor artık, sana ihtiyacı yok. Gitsen de gitmesen de yatacak orada. Oysa bak ben varım, Meltem var. Bahçeli bir ev bakarız olmadı ha?” Ne dediyse Nurettin’in ikna edemiyordu Neriman hanım. Tek başına o ormanda ne yapacaktı? Kendine bakamamıştı işte çocukla. Aynı sefalete… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 11

Yalan gerçekler – Bölüm 10

O kış bitmek bilmedi, zavallı Nurettin, hem karısına, hem kızlarına, hem damdaki hayvanlara, hem de eve bakmak zorundaydı artık. Elinden geleni yapsa da, hiç birine tam olarak yetişemiyordu. Hayvanları boş verse onlardan gelen sütü, yumurtayı boş vermesi lazımdı. Kışın zaten sınırlıydı yiyecekleri. Çorba yapmayı öğrenmişti ama ekmek yapmayı bilmiyordu. Zümrüt ona komutla bir kaç kez… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 10

Yalan gerçekler – Bölüm 9

Bir süre daha dışarıda dolaştı Meltem ama bu üşümekten başka bir işe yaramayınca, markete gitti. Halasının hastalığının ilerlediği sıralarda söylediği bir kaç şey geldi aklına, o zamanlar hayal gördüğünü ya da Meltem’in bilmediği bir başka hikayeden bahsettiğini sanıyordu ama şimdi onları hatırlayınca kadıncağızın hastalıkla pek çok şeyi yeniden yaşadığını anlayabiliyordu. Babası sandığı Nurettin’i her andığında… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 9

Yalan gerçekler – Bölüm 8

Meltem’in adını bile bilmedikleri annesi bir daha geri gelmedi. Ona ve oğluna ne olduğunu o zamanlar hiç öğrenemediler. Hayatlarına nasıl bakacaklarını bilmedikleri küçücük bir çocuk dahil olmuştu birden bire. Onlardan çok üşüyor, acıkıyor, dikkate ve bakıma ihtiyacı oluyordu. Henüz bezli olduğundan üzerindeki bezi yıkayarak kullanmak yetişmeyince, ikisinin çamaşırlarını kesip bez gibi kullanmaya başladı Zümrüt bezler… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 8

Yalan gerçekler – Bölüm 7

Biraz sonra dışarıdan bir kaç adamın sesi duyuldu. Ses yakınlarından gelmiyordu ama Osman yine de tedirgin olup doğrulmadan pencerelerden dışarıyı kontrol edip durdu. Yarım saat sonra sesler duyulmaz olunca da, bir şey söylemeden dışarı çıkıp etrafı kontrol etti ve geri gelip söndürdüğü yağ lambasını geri yaktı. “Sizi de korkuttum!” dedi çekinerek. “Ne oldu?” dedi Zümrüt… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 7

Yalan gerçekler – Bölüm 6

“Tüm eğitim emekçilerinin öğretmenler günü kutlu olsun!” Zümrüt ve Nurettin’in evlilikleri dördüncü yılını bitirdiğinde artık birbirlerine ve ormanda yaşamaya iyice alışmışlardı. Dündar bey o kış çok hastalandığı için onları görmeye gelemeyince arada bir el ele tutuşup ikisi geliyorlardı köye. Zümrüt kaybolur diye Nurettin’i tek başına yollamıyordu bir yere Allah korusun yolunu kaybedip geri gelemese kurda… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 6

Yalan gerçekler – Bölüm 5

Meltem soluksuz okuduğu günlüğü elinden bırakıp gerindi halasının yatağının içinde, okuduklarına inanamıyordu. Zavallı Neriman hanımın başına neler gelmişti böyle. Dedesi olacak adam gerçekten çok kötü biri olmalıydı. İnsan kendi karısına, çocuklarına bu muameleyi nasıl yapardı. Annesi ile babasının böyle evlendirildiklerini de hiç bilmiyordu ayrıca. Günlük o kısma geldiğinde meraktan ölse de biraz ara verip düşünme… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 5

Yalan gerçekler – Bölüm 4

Fatlı bey bir süredir İstanbul’a gitmek istiyordu. “Kalbime fil oturuyor sanki!” diye inliyordu sürekli, Ne ağrıları bitiyordu, ne sızlanmaları. “Doktorlara yakın olalım!” diyordu başka bir şey demiyordu. Miyase hanım istemiyordu gitmeyi, kız kardeşleri gelip gidiyordu arada, komşuları vardı, yatıyor olsa da geliyorlardı yanına, Neriman bir de onun gelen gidenine hizmet ediyordu. Hepsi şeytan görmüş gibi… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 4

Yalan gerçekler – Bölüm 2

Meltem bir günü daha oyalanarak geçirdikten sonra halasının yatağına oturup anahtarlı çekmeceyi seyretti ertesi sabah. Hayatı boyu etrafıyla çok ilgilenen biri olmamıştı. Halasının bu konuda hep sessiz olması nedeniyle belki, belki sadece çocuk ve ardından ergen olduğu için, kendi ruh halleri ve düşünceleri ile meşgul olmuştu. Yetişkinliğe adım attığı dönemde halasının hastalığı başladığı için birden… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 2

Yalan gerçekler – Bölüm 1

Cenazeden sonra iyice sessizleşen evde eşyaları toparlıyordu Meltem. Halasının daima gizli tuttuğu baş ucu çekmecesinin anahtarını döşeğinin hemen altında bulmuş ama nedense açıp bakmaya cesaret edememişti iki gündür. Halasının sağlığında o çekmecenin kilitli olduğunu bile fark etmemişti. Hayatta kalan tek akrabasının geriye kalan eşyaları ile baş başa dolanıp duruyordu evin içinde. Annesi o çok küçükken… Read More Yalan gerçekler – Bölüm 1