İstemeden – Bölüm 9

Kerime’nin çığlıkları Reyhan’ın sesini bastırınca Suphi neredeyse içeri dalacaktı. Kız öyle bir bağırıyordu ki, karısının içeriden sağ çıkamayacağını düşünmeye başlamıştı. Her ne kadar aralarında bir soğukluk varsa da şimdi bunun düşünecek halde değildi, karısının ölmesini isteyecek kadar nefret etmiyordu elbette. Üstelik de baba olmak üzereyken. Necmi kardeşini kolundan yakalamış, gözleri fal taşı gibi açık kapıya bakıyordu. İkisi de baba olma anlarını böyle hayal etmemişlerdi. Kerime’nin doğumu gerçekleştiğinde zavallı kız bayılıp kalmıştı. Gülsüme hanım şaşkınlıkla ebenin kucağına tutuşturduğu bebeklere bakıyordu.

“İkiz mi?” dedi sersem vaziyette.

Ebe Reyhan’ın ters gelen bebeğini kurtarmak zorunda olduğundan ne cevap verebildi ne de dışarıdan birini çağırmasını tembihleyebildi. Reyhan etrafında olan bitenin farkında değildi, gözlerini sımsıkı kapamış kocasını çağırıyordu ama sesi fazla çıkmadığından dışarıdan duyulmuyordu.

Gülsüme hanım ilk şoku atlattıktan sonra çocukları hazırlanan kundaklara sarıverdi, biri kız, bir erkek nur topu gibi iki bebek gelmişti. Korkuyla Reyhan ve ebenin durumlarına baktı ama görünen o ki bebek çoktan aralarından ayrılmıştı. Reyhan’da bayılıp kaldığı için ölü bebeği yatağın kenarına bırakan ebe kan ter içinde Gülsüme hanıma baktı.

Gülsüme hanım gözlerinin önünde bir bebeğin cansız doğduğuna inanamıyordu. Zavallı bebek kordon dolandığı için gün yüzü göremeden nefessiz kalmış bir kızdı.

Ebe daha soğukkanlı olduğu için sağlıklı doğan bebekleri kontrol etmek için yanlarına gittiği sırada Gülsüme hanım koluna yapıştı.

“Burada olanlar burada kalacak anlaşıldı mı?”

Ebe o kadar yorgundu ki hiç bir şey anlamamıştı, boş boş Gülsüme hanıma baktı. Gülsüme hanım aceleyle kundakları açtı ve erkek olanı seçip, Reyhan’ın koynuna bıraktı, diğerini de Kerime’nin yanına.

“Ne yapıyorsunuz?” dedi ebe şaşkın şaşkın.

“O ölü bebeği sar ve giderken yanında götür, sana çok para vereceğim!”

“Ne?” dedi kadın endişeyle.

“Ne diyorsam onu yap! Reyhan’ın oğlu, Kerime’nin de kızı oldu! Gerçeği ikimizden başka kimse bilmeyecek!”

“Hayat benim değil!” dedi ebe ve dönüp ölü bebeği getirilen çarşaflara güzelce sardı.

“Ben şimdi kapıyı açacağım, sen o sırada temizlenmek bahanesi ile hızla çıkacaksın, bebek de yanında olsun, evden hiç kimse bebekle çıktığını fark etmeyecektir, herkes buradakilere odaklanacak.

“Bunu yapmak istediğinize emin misiniz?” dedi kadın son bir kez.

“Kesinlikle eminim!”

Sonra konuştukları gibi Gülsüme hanım gülümseyerek kapıyı açtı ve oğullarını başıyla içeri davet etti, o sırada ebe ölü bebeğin bedeni ile kimsenin dikkatini çekmeden çıkıp gitti. İki gelin de yavaş yavaş kendilerine geliyorlardı. Necmi ve Suphi karılarının yanlarına gelmiş hayranlıkla bebeklere bakıyorlardı.

Reyhan gözünü aralayıp, “Oğlan değil mi?” diye inledi.

“Evet bir oğlunuz oldu!” dedi Gülsüme hanım gülümsemesini koruyarak, “Suphi’nin de bir kızı oldu!”

Kerime’de gözlerini açmış, yanındaki minicik bebeğe bakıyordu hayranlıkla.

Gülsüme hanım “Haydi çocuklarınızı gördüyseniz dışarı, anneleri onları beslemek zorunda!” dedi ve oğullarını dışarı çıkıp kapıyı geri kapattı, bu sırada yardım etsinler ve ortalığı toparlasınlar diye çalışan kızları içeri almıştı. Daha önce doğum yapan ikisi bebekleri nazikçe tutup, annelerinin memelerine koydular ve iki yorgun gelinin onları beslemesine yardım ettiler. Reyhan söylediği gibi bir oğlan doğurduğu için çok mutluydu. Hele ki Kerime’nin bir kızı olduğunu duyunca o yorgun haliyle bile sevindi. Bir kaç saat sonra gelinler kendi odalarına taşındılar, bebekleri ile birlikte. Suphi karısı ile birlikte kendi evlerine geçti, Necmi’de Reyhan’la yukarı odalarına çıktı. Gülsüme hanım da kendini odasına kapattı, stresten ve yorgunluktan ölmek üzereydi ama ebe ile anlaştıkları gibi ölü doğan torununu defnetmeye gitmesi gerekiyordu. Şoförü ayarlayıp ebenin evine gitti. Söz verdiği paranın bir kısmını da yanında getirmişti. Kadın parayı alsa da yaptığı şeyden hiç memnun değildi. Bebeği güzelce yıkamıştı babaannesi gelene kadar, ikisi dualar edip, bebeği sardıkları çarşafla ebenin evin arkasındaki ağaçlığa gömdüler, üzerine basılmaması için de ağacın dibine etraftan topladıkları büyük taş parçalarını yığdılar.

Gülsüme hanım işleri bitince hemen çiftliğe geri dönüp, gelinlerini kontrol etti ve sonra yine odasına kapanıp, yaptığı şeyden dolayı affedilmek için dualar etti durdu. Eğer Kerime’nin bebeğini Reyhan’a vermemiş olsa her şey çok daha kötü olacaktı muhtemelen. Reyhan ile Necmi’nin de evliliği bozulacak, sonuçta iki oğlu da mutsuz olacaktı. Kerime zaten sessiz ve kalender bir kızdı, Suphi’nin de çok şükür ki kız evlat, erkek evlat takıntısı yoktu. En azından Gülsüme hanım öyle sanıyordu. Şimdi ikisinin de birer çocuğu vardı ve bu çocukların ailelerini bir arada tutacağına inanıyordu. Reyhan ve Necmi planladıkları gibi oğullarının adını Kemal koydular. Suphi isim olayına karışmak istemediği için Kerime’nin isteği ile kızının adı Hediye kondu. Bunca olayın içinde onun kendisine verilen bir hediye olduğuna inanıyordu. Artık onu hayata bağlayacak, canından bir canı vardı. Suphi ve Necmi baba olmanın heyecanını bir kaç gün sonra unuttular, bebekler sabaha kadar uyumadıkları için ikisi de yorulmuşlardı. Suphi, Kerime ile bebeğe en uzak odada uyumaya başlamıştı. Necmi, Reyhan’dan çekindiği için odadan çıkamıyordu. Gülsüme hanım Reyhan’a yardım etsin diye çalışan kızlardan birini ayarlamıştı. Böylelikle Reyhan gündüzleri biraz rahat ediyordu. Aynı teklifi Kerime’ye de yapmıştı ama o kabul etmemişti. Kızına kendisi bakacaktı. Yaşadığı her şeyi unutmuş, tamamen kızına konsantre olmuştu. Bebek büyüdükçe o da toparlanıp, eski güzelliğine kavuşuyordu. Artık yemeklere büyük eve gelmediği için Gülsüme hanım torununu görmeye onların evine gidiyor ve Kerime’nin toparlandığını görünce memnun oluyordu. Bebeğe de oldukça iyi bakıyordu. Bebekler bir buçuk aylık olduklarında Reyhan’ın travmaları yeniden başladı. Bebekle uğraşmaktan unuttuğu kini yeniden canlanmıştı. Doğum gününde stresli bir doğum yapmasına neden olan Necmi ve Kerime’yi gördüğü o sahneyi abarta abarta sürekli gündeme getirmeye başlamıştı. Gülsüme hanım da görmüştü onları ama Reyhan’ın gördüğünde neredeyse dudak dudağaydılar kızın söylediğine göre, Necmi’de karısının bu saçma söylemlerinden iyice sıkılıyordu. Annesinin yanında “Onun yerine seninle evlendiğim için sahiden pişmanım, keşke onunla evlenseydim, en azından kafam rahat ederdi! Kızın içi güzel!” deyiverince kızılca kıyamet kopuverdi.

Bu sözlere sadece karısı değil, Gülsüme hanım da çok büyük tepki göstermişti, Reyhan’ın sayesinde bilinç altına oğlu ile Kerime arasında bir şeyler olabileceği ihtimali iyice yerleşmişti artık. İki gelinin aynı yerde yaşamalarının giderek daha büyük sorunlara neden olacağına kesin kanaat getirdi. Necmi’nin aklında yoksa da bile bu söylemler bitmediği sürece aklına düşecekti. Suphi’nin karısından iyice uzaklaştığını da biliyordu. Küçük oğlunun gözü çoktan dışarı kaymıştı ama Kerime’nin gözü kızından başka bir şey görmediği için farkında değildi. Gülsüme hanımın ajanları boş durmayıp, gördükleri duydukları her şeyi maalesef ki bire bin katarak ona getiriyorlardı. İki oğlunun da yuvaları bebeklere rağmen çatırdamaya başlayınca Gülsüme hanım Suphi’yi çağırıp, karısını alıp evden gitmelerinin daha doğru olacağını söyledi. Necmi’nin söyledikleri Suphi’nin de kulağına gelmişti. Hüseyin ağanın da, ağa iki oğlunu karşısına alıp güzelce payladığı için ikisi de birbirine bir şey demiyordu ama bıçak kemiğe dayanmıştı. Kerime olaylardan habersiz de olsa Suphi’den iki üç kere dayak yemişti saçma sapan nedenlerle.

“Ben artık bu kızın yüzünü görmek istemiyorum, namusumu, şerefimi iki paralık etti bu kız! Herkesin diline düştük!” dedi Suphi annesine hırlayarak. Babasına karşılık verememiş olduğu için iyice bilenmişti artık. Onun bu olanlarda bir suçu yoktu, sevdiği kızla evlenmiş mutlu olmayı hayal etmişti. Ağabeyinin uçkur düşkünlüğü yüzünden hayatları mahvoluyordu. Karısında gözü olduğunu ağzıyla itiraf etmişti sonunda.

(devam edecek)

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s