Vedat bir kurtarıcı olduğundan Gamze’yi ziyaret etmesi konusundaki yasak kalkmıştı. Merve hanım da oğlunun hapiste olmasına neden gördüğü bu çocuğa mecburen katlanmak zorunda kalıyordu. Bir kaç kez de hayran olduğu Ahmet beye uğramıştı. Ahmet bey onu gördüğünde artık eskisi gibi ters ters bakmıyordu, çocuk biraz oturuyor, onun çalışmasını izliyor, havadan sudan konuşuyorlar sonra da gidiyordu. Gamze iyice düzelip okula geri döndükten sonra yine bir kaç kez gelince, Ahmet bey de yaptığı işi ona da öğretmeye karar verdi. Vedat beklenmedik şekilde bu teklife ilgi gösterince her gün gelmeye başladı.

“O iyi bir çocuk değil mi?” dedi Serap babasına gündüz birlikte çalıştıklarını görünce.

“Kendini arıyor, bir rehbere ihtiyacı var”

“Evet herkes bizim kadar şanslı değil!” diyerek sımsıkı sarıldı babasına Serap, sonunda çiftliğe dönebileceklerini artık o da biliyor ve heyecanla o günün gelmesini bekliyordu.

Gamze’yi eskiden olduğu gibi Muzaffer beyi okula getirip, götürmeye başladığı için Ozan eskisi gibi onunla görüşemiyordu. Aslında Vedat’ın kahramanlık gösterisinden sonra biraz da geri çekilmek istemişti. Belki de Gamze umduğu gibi bir kız değildi. Vedat gibi bir çocuğun kendine rakip olmasını kabul edemezdi işin gerçeği.

Selim beyin avukatının açmış olduğu dava Suat beyin avukatlarının direncine rağmen iki ay sonra sonuçlandı. Mahkeme Ahmet beyin Gamze’nin yeni vasisi olmasına, Selim beyin vasiyetinde yer alan şartların, koşulların değişmesi nedeniyle bozulmasına karar vermişti. Ahmet bey istediği zaman kızı da alıp, Selim beyin çiftliğine dönme hakkına ve çiftliği Gamze için işleterek gelir elde etme hakkına tüm gelir giderleri tutacağı bir defterde senede bir kez hakime onaylatma koşuluyla sahip olmuştu. Serap haberi duyduğunda neredeyse sevinçten çıldıracaktı. Selim beyin avukatı ayriyeten Suat beyin ailesine kıza verdikleri zararlardan dolayı bir tazminat davası açmış ve bu da Gamze’nin lehine sonuçlanmıştı. Suat bey yeğenine yüklü miktarda bir tazminat ödeyecek, Gamze bu tutarı ancak on sekizini doldurduğunda değerlendirebilecekti.

Çiftliğe sahip olamayacaklarını mahkeme sonuçlanmadan önce fark eden Merve hanım çoktan avukatını aramış ve Suat beye yüksek nafakalı bir boşanma davası açmıştı. Elbette o noktadan sonra evde Gamze, Serap ve Ahmet bey olan tavırları anında değişmeye başlamıştı. Suat bey karısını o evden çıkarmanın yollarını arıyordu. Melih hesapladıkları gibi iki ay içinde bir bakımevine kapatılmıştı. Burada tedavi görecek, tedavisinin cezasından önce tamamlanması durumunda ise hapishaneye geri dönecekti. Elbette babasının bağışları sayesinde tedavinin herkesin beklediğinden daha uzun sürmesi planlanmıştı.

Ahmet bey dava sonuçlanır sonuçlanmaz çiftliğe taşınmak için toparlanmaya başladı. Artık bu evde kalmaları için hiç bir neden yoktu. Gamze okulunda devam edecek hafta sonları çiftliğe, evine geri gelecekti. Ahmet bey onu okula getirip götürmeyi göze alıyordu. Zaten avukattan haberi alır almaz çiftlikteki yaşam alanlarının temizlenmesi için bir şirket ayarlamış ve geri döndüklerinde her yerin tertemiz olmasını sağlamıştı. Gamze olmadan çiftliğe girmek istemedikleri için hafta sonu onun eve gelmesini bekleyeceklerdi.

Evdeki çalışanlar ve tabi ki Vedat onların gidecek olmasına çok üzülüyorlardı. Muzaffer bey uzun zamandır Suat bey ile çalışmayı bırakmak istediği için Ahmet beye çiftlikte elemana ihtiyacı olup olmadığını sordu.

“Senin gibi birine her zaman ihtiyacımız olur!” dedi Ahmet bey sevinerek, doğrusu onun Suat beyi bırakıp, çiftliğe gelmek isteyeceği hiç aklına gelmemişti. Muzaffer bey ve ailesi için çiftlikte bolca yaşam alanı vardı.

Vedat gidecekleri güne kadar Ahmet beye yardım etmeye gelmeye devam etti, onlardan ayrılacağı için gerçekten çok üzgündü. Hayatına ilk kez bir anlam katılmış, bir yetişkin desteği görmüş ve Gamze ile Serap gibi iki iyi dost kazanmıştı. Ahmet bey de onu sevmeye başlamıştı, Vedat istediği zaman çok çalışkan ve çabuk öğrenen bir genç olduğunu ispatlamıştı kısa zamanda. Kaba saba davranışları vardı ama çocuğun bunları düzeltmesi için zamana ihtiyacı olacaktı.

Serap ve Gamze’nin de isteği ile Ahmet bey ayrılmadan önceki gün isterse onlarla çiftliğe gelebileceğini söylediğinde Vedat hayatında ilk defa başkalarının yanında göz yaşlarına boğuldu. Öyle ağlıyordu ki Ahmet bey de bir an için ne yapacağını şaşırdı.

“Evlat sakin ol!” diyerek ona sarılınca, Vedat olmak istediği tek yerin bu ailenin yanı olduğuna kesin karar verdi.

“Bak çiftliği yeniden ayağa kaldırmalıyız, sana ve Muzaffer beye hemen para ödeyemem ama yatacak yer ve yiyecek her şeyiniz olur!” dedi Ahmet bey gülümseyerek, “On sekizini doldurdun sen değil mi?”

“Evet efendim!” dedi Vedat gözyaşları içinde.

“İyi ailenle konuş, istersen ben de konuşurum, Yarın sabah altıda burada ol”

“Tamam!” diyerek göz yaşlarını sildi Vedat ve koşarak eve gitti.

Nurhayat hanım ve kocası oğullarının değiştiğini görmelerine rağmen bir türlü ona güvenemiyorlardı. Bunca zaman başlarına dertte başka bir şey açmayan Vedat’ın uzakta bir yerde çalışmaya gitme fikrini hemen kabul ettiler bu yüzden. En azından bundan sonra endişe ve şikayet duymayacaklardı. Ahmet beyin Vedat’ın onlarla kalması için tek şartı olduğunu onlara söylemedi bile. Vedat dışarıdan liseyi tamamlayıp sonra da üniversite sınavına hazırlanacaktı. Eğer başaramasa Ahmet bey onu evine geri gönderecekti.

O Cumartesi sabahı, Vedat, Muzaffer bey ve ailesi, Ahmet bey, Serap ve Gamze Suat beyin evinin önünde buluşup, çiftliğe doğru yola çıktılar. Çalışanlar dışında onları kimse uğurlamadı. Merve hanım evin nihayet ona kalmasından çok mutluydu. Suat beyin çabalarına rağmen koz onda olduğu için evden çıkmaya hiç niyeti yoktu.

Gidenlerin hayatlarının kalanlarının hayatından çok daha iyi ve mutlu ilerleyeceğini tahmin etmek zor değil öyle değil mi değerli okuyucu! Hikayemizin tüm iyileri, yine hikayemizin başladığı o güzel çiftliğe döndüler. Çiftliğin eski haline geri gelmesi bir yılı bulsa da, Ahmet bey elinden geleni yaparak, karısı, Selim bey ve Çiğdem hanımın yarım kalan hayallerini yaşatmaya devam etti. Ev yeniden mutlu ve bir ile gibi hisseden insanlarla canlandı. Bu güzel hayatın devamını sizin hayal gücünüze bırakıyoruz!

SON